Gevheri Şiirleri 2
Kurtulamam üç nesnenin elinden
Kurtulamam üç nesnenin elinden Biri firkat biri gurbet biri aşk Üçü bilmez birbirinin hâlinden Biri firkat biri gurbet biri aşk
Aşktır beni sevda ile söyleden Firkattir cevr ile sinem dağladan Gurbettir gözlerimden kan ağladan Biri firkat biri gurbet bir aşk
Bahrî gibi ummanları yüzdüren Mecnun gibi sahraları gezdiren Ferhad gibi dağlar başın kazdıran Biri firkat biri gurbet biri aşk
Ben bilirim benim aklım şaşıran Beni sevdiğimden cüda düşüren Muhabbet deryasın baştan aşıran Biri firkat biri gurbet biri aşk
Gevheri der dersim aldım hocadan Okuyup hatm ittim kara heceden Koç yiğidi pir eyleyüp kocadan Biri firkat biri gurbet biri aşk...>>
Kurtulmadın ey dil bu âh ü zardan
Kurtulmadın ey dil bu âh ü zardan Yine azademi oldun ağyardan Yohsa bir kem söz mü işittin yârdan Garib gönlüm niçün olursun melûl
Bu aşkın haleti başka halettir Evveli hoş sonu pek nedamettir Dilberin âşıka çevri âdettir Garib gönlüm niçün olursun melûl
Eğer meyletti ise sevdiğin yâda Seni sevmeyenden sen ol âzâde Bulunmaz mı bir dost bize dünyâda Benim gönlüm niçün melûlsun melûl
Merhem urulur mı sineye dağsız Leziz olmaz bade olsa mezesizi Gül dikensiz olmaz gülistan zâgsız Garib gönlüm niçün melûlsun melûl
Gevheri böyledir âlemin hâli Firak u mihnetsiz olmaz visali Çünki vardır her kemâlin zevali Garib gönlüm niçün melûlsun melûl...>>
Künc-i melâmette kalmışım garib
Künc-i melâmette kalmışım garib Hâlimden bir söyler olsa o yâre Zahm-ı sinem gûş eyleyüp ol tabib Dimiş ilâç kabul itmez o yara
Düş oldu gözüme kadd-i şimşâdın Helak itti âşıkları bi-dâdın Hiç dimezsin bunca âh ü feryadın Hâb-ı nazdan gönül yâri uyara
Safha-i rûyuma akup esk-i al Çeşmim yazdı bir mufassal arzıhal Padişahlar gedâsın itmez suâl Âkil olan ma'kul söze uyar a
Yârim bana zahım vurdu yaramaz Gayet çoktur benim yaram yarama; Tabibler merhemi bana yaramaz Yar ursa yaramı yine o yara
Gevheri der ey gülbün-i letafet V'ey bülbül-i gülistân-ı melâhat Şimşiri müjgânın çekmeğe ne hacet Tir-i gamzelerin bağrım uyara...>>
Lûtf-i ihsan ile divâne gönül
Lûtf-i ihsan ile divâne gönül Seni sevmeyenden ırağ ol sen de Gerek sünbül olsun gerek gonca gül Seni sevmeyenden ırağ ol sen de
İki gönülliyse bir gözleri mest İhtiyar ittirir hırka ile post Gözünden bellüdür hakikatlü dost Seni sevmeyenden ırağ ol sen de
Eğer kıymetini bilür ise de Bilüp hâkipaye gelür ise de Cihanda bulunmaz melek ise de Seni sevmeyenden ırağ ol sen de
Der Gevheri murad olan söz ana Tevekkül it yönün Huda'dan yana Vefa gelmez andan akıbet sana Seni sevmeyenden ırağ ol sen de...>>
Mecnun gibi gezdim fâni cihanı
Mecnun gibi gezdim fâni cihanı Hünkâr sarayında tutmuş mekânı Serâpâ âlemde yoktur akranı Beğler şu göle bir kuğu geldi Bir kuğu bir yavru bir suna geldi
Birinin gözünde kûh-ı istiğna Birinin resmidir hüsnü bî-hem-tâ Taht-ı Osmânî'de cismi bî-yektâ Beğler şu göle bir kuğu geldi Bir kuğu bir yavru bir suna geldi
Biri âşıkına gayet naz ider Birinin lûtfu çok çevri az ider Biri hem naz ider hem niyaz ider Beğler şu göle bir kuğu geldi Bir kuğu bir yavru bir suna geldi
Biri hartebelidir birisi kilâr Birinin ismini itmem aşikâr Dîdebanları çok olunmaz şikâr Beğler şu göle bir kuğu geldi Bir kuğu bir yavru bir suna geldi
Gevheri başıma aceb hâl geldi Kendi akl ü fikrim bî-mecâl geldi Bilmezim gönlümü kangısı aldı Beğler şu göle bir kuğu geldi Bir kuğu bir yavru bir suna geldi...>>
Mübarek cemâlin görmeyenden
Mübarek cemâlin görmeyenden Hicran ile hâlim yaman oldu gel Muhabbet güllerin dermeyeliden Bülbül gibi işim figan oldu gel
Felek cüda kıldı yüzü mâhımdan Kuşlar kebab olur dûd-ı ânımdan Ben ayrı düşeli pâdişâhımdan Firkat ile kaddim keman oldu gel
Nice vasf ideyim hüsn-i cemâlin Bir dahi felekte yoktur misâlin Âb-ı hayat olmuş yavrum makalin Kametin bir serv-i revân oldu gel
Firakın âteşi cismimi yaktı Ânımın odları göklere çıktı Hasretli gözümden kanlı yaş aktı Anınçün sahralar umman oldu gel
Gevheri medhinde şirin edadır Bir abd-i kemterdir senden cüdadır Yüzünü görürsem canım fedadır Vücudum yoluna kurban oldu gel...>>
Ne kaçarsun benden ey yüzü mâhım
Ne kaçarsun benden ey yüzü mâhım Seni seven var mı benden ziyâde Rûz ü şeb durmayıp alırsın ahım Âşıkım ağlatma bundan ziyâde
Gece gündüz bir visale ermedim Bülbül olup gonce gülün dermedim Bu cefâlar nedir ben de bilmedim Var mı ki bir zâlim senden ziyâde
Söyle murâdını ben de bileyim İnsaf eyle çok ağlattın güleyim Kabul eyle sözüm kurban olayım Haddim yoktur sana bundan ziyâde
Hercaisin gonce gülüm kokulmaz Geçer gider hatırcığım sorulmaz Der Gevheri mah yüzüne bakılmaz Yakar hüsnün beni nârdan ziyâde...>>
Ne kıyas idersin behey bî-vefâ
Ne kıyas idersin behey bî-vefâ Şu dünyada sensiz olamaz mıyım Nice bir cefalar idersin bana Ben kul olur sultan bulamaz mıyım
Ezelden beklerim ben gamhâneyi Alçağa indirdin ben divâneyi Garib baykuş gibi bir viraneyi Mekân tutup karar kılamaz mıyım
Sihrine uğrattın şaşırttın beni Aşk ateşi ile pişirdin beni Bir aceb sevdaya düşürdün beni Ya ben seni Hakk'a salamaz mıyım
Gurbete düşeli sevmişim seni Yoluna koymuşum bu cân ü teni Lûtf eyle kapundan reddetme beni Ayağın tozunu silemez miyim
Gevheri der yârimin menendi yok Lebleri kandimin derdimendi çok Gözleri harami kirpikleri ok Ya ben yâr yoluna ölemez miyim...>>
Niçün küstün bana nedir günâhım
Niçün küstün bana nedir günâhım Nedir cürmüm söyle ey zâtı melek Reddedelden beri ey yüzü mâhım Zindandır başıma bu çarh-ı felek
Kul hatasız olmaz madem ki kuldur Efendim hatânın nolduğun bildir Böyle cevritmeden bari gel öldür Eğer kasdın öldürmekse giderek
Gel cevritme ittiğini bulursun Ol zamanda kıymetimi bilürsün Huzûr-i Mevlâ'da kanlı olursun Ben helak olursam çevrim çekerek
Yeter naz eyledin uyup gammaza Yürek mi dayanur bu denlü nâza Gevheri ağlayup geldi niyaza Dilek ey canımın cânânı dilek...>>
Sen ana uymasan gelsen yanıma
Sen ana uymasan gelsen yanıma Söyleyişi bülbül dilli sevdiğim Kerem-i ihsan ile girme kanıma Bağçesi kırmızı güllü sevdiğim
Aşıkların ah eyleyüp ağlasa Aşk oduna sineciğim dağlasa Hep güzeller bir bir karşıma dursa Cümlenin serdârı benli sevdiğim
Kirpiklerin oktur kaşların keman Gördüğün uşşaka verirsin aman Cennetten çıkmışsın meleksin heman Bakamaz yüzüne kullar sevdiğim
Kul Gevheri der erenlere yardım Şükür olsun Mevlâ'ya murada erdim Bahânesiz gerdan ben sende gördüm Hisab olmaz siyah benler sevdiğim...>>
Seni bana gayet güzel dediler
Seni bana gayet güzel dediler Gerçek mi sultânım görmeğe geldim Şeftalini derde derman dediler Gerçek mi sultânım sormağa geldim
Senin içün yiyüp içmek dediler Yâdlar ile konup göçmek dediler Göğsün cennet koynun uçmak dedi. Hak nasib iderse koçmağa geldim
Arzıhal eyledim beylerbeyine Arzıhâlim kaldı yüzü ağına Bâğıban oluben hüsnün bâğma Kırmızı güllerin dermeğe geldim
Gevheri der sen canların canısın Mısr'a sultan olan Yûsuf (i) Sânîsin Âdil pâdişâhsın mürvet kânısın Kul olup kapunda durmağa geldim...>>
Şunda bir güzele gönül düşürdüm
Şunda bir güzele gönül düşürdüm Öpmeli koçmalı değmeli değil Aşkın deryasını boydan aşırdım Karadır gözleri sürmeli değil
Dilber senin ile yiyüp içmedim Yiyüp içüp ak göğsünü açmadım Fırsat elde iken belin koçmadım Beni öldürmeli döğmeli değil
Dilber haram olup yola durmuşsun Cellâd olup cana başa kıymışsın Kuzum bu gün al hâreler giymişsin Göğsü sıra sıra düğmeli değil
Gevheri der yola durur varırlar Adam öldürürler kana girerler Çok güzeller gördüm zekât verirler Zekâtsız dilberi sevmeli değil...>>
Şurda bir güzele meyil aldırdım
Şurda bir güzele meyil aldırdım Cihan güzel olsa yoktur nazarda Çünki dilber bende meylin yoğ idi Niçün koydun beni ah ile zarda
O yâr bana nâme yazdı gönderdi Öpem didim al yanağın sundurdu Sim ü zer tükendi başın döndürdü Didim dilber bu da var mı pazarda
Gevheri der ben de böyle kalursam Adıllardan intikamım alursam Yâr seni sarmadan ben de ölürsem Sızılar kemiğin vallah mezarda...>>
Vefasız dilbere gönül vereli
Vefasız dilbere gönül vereli Bana hasım olmadık kullar mı kaldı Bağ-ı hüsnün goncesini dereli Ahvâlim söylemez diller mi kaldı
Ferhad gibi yol eyledim dağları Hangi yâr güldürmüş ağlayanları Şimdi viran oldu dostun bağları Yaprağın dökmedik dallar mı kaldı
Ey hûb-zibâ gel zulüm etme cana Şimdiki hûblara yoktur bahane Bir rüzgâr musallat oldu cihana Meyvasın dökmedik dallar mı kaldı
Ey gönül bu işden olalım beri Görelim sonunda ne kılar Bârî Gevheri der ben de iderim zari Başıma gelmedik haller mi kaldı...>>
Vücudum aşkınla dağ dağ iken
Vücudum aşkınla dağ dağ iken Beni aşkın ateşine dağlatma Yazıktır canım taze çağına Ahım ile gözüm yaşın çağlatma
Dün gice seyrimde gördüm pirimi Âşık geze geze bulur birini Gülşeninde güle virdim serimi Kara gözlüm dikenine dalatma
Tir ü gamzen ebru kemânesidir Bu bakışlar çeşmim mestanesidir Bir gamzen peykânı bin cânesidir Beyhude yere hançer çeküp zağlatma
Gevheri'ye aşkın melâmet yeter Aşkında çekdüğüm zelâlet yeter Haşre-dek bu gam kasavet yeter Bir yana da sen de zâlim ağlatma...>>
Bu bölümde toplam 40 adet Gevheri şiiri bulunmaktadır.
1
2
|