Seyrani Şiirleri 4
Her kim temizlese taşlı pirinci
Her kim temizlese taşlı pirinci Kendi gözü nuru ile bakıyor Akıl bir ipliğe düzüyor inci Fikir merammea delip takıyor
Kendi kanatların her kuş sallıyor Her ân yaptığı çeçi ballıyor Dost aşkın bağına atın bağlıyor Tırnağına göre nal mıh çakıyor
Lale sinesinde açılır dağlar Gül sümbüle bülbül başına ağlar Kimi yer çağlamaz kiminde çağlar Deresine göre sular akıyor
Hem soğuğu vardır hem de sıcağı Bulunmaz dünyanın ucu bucağı Fitillendi aşktan bağrım ocağı İçim beni dışım eli yakıyor
Ne çare Seyranî böyledir kader Taşlara dökülmüş ektiğin bider Kemin kemliğinden bize ne keder Eyiler eyliğin başa kakıyor...>>
Her kimin andırmış Hak ismin âşık
Her kimin andırmış Hak ismin âşık Marifet bahrine eylemiş gavvas Hazine-i Rahman demeğe layık Durmuş âşık kalbin dinle kulak as
İsmi kenz-i Rahman hazinedarı Etmiş âşık kalbin Yaradan Bari Her kimin var ise Hakkı inkârı Hak anı inkârdan eylesin halas
Her kim ki âşıkın kalbini yıkar Gide gide Hakkı inkâra çıkar Hak anı cehennem nârına yakar Eyler ahirette kıssasa kısas
Açıl var Seyranî solmak dilersen Makbul-i indillah olmak dilersen Eğer sen de Hakkı bulmak dilersen Sıdk ile tarik-i aşka kadem bas...>>
Her kimin kalbinde varsa havfullah
Her kimin kalbinde varsa havfullah Alameti kuldan etmek ihtiyat Bulur Allahını gider doğru rah Korkmayan Allahtan geçemez sırat
Her kim ikrarına duramaz kavi Keşfin gösterse de olamaz veli Vefasız adamın cennette evi Olsa ettirmesin Rabbim ihtilat
Her kim ki etmezse ahdına vefa O kimsedir eden canına cefa Maraz-ı küfrüne imandan şifa Bulup da edemez o farzı iskat
Seyranî namerdin yüzüne bakma Cömerdi gönülden gözden bırakma Hasisin mumundan mumunu yakma Zulmete razı ol manend-i tavat...>>
Hicranlar mı çöktü içime benim
Hicranlar mı çöktü içime benim Gözyaşımı kimse silmez ağlarım Mezarım olsaydı keşke vatanım Sılamdan hiç haber gelmez ağlarım
Aşkın mızrağını engine saldım Diyar-ı gurbette ben garip kaldım Unuttum kendimi deryaya daldım Kimseler halimden bilmez ağlarım
Seyranî'nin yâre dönmez yolları Başına zindandır Halep çölleri Sert esiyor bana seher yelleri Talihim yüzüme gülmez ağlarım...>>
Hünkâr Hacı Bektaş'ın talibiyim ben
Hünkâr Hacı Bektaş'ın talibiyim ben Değilim Abdalı Aksarayi'nin Şems-i Tebriz gibi galibiyim ben Mevlevilerdeki "def ü "nay"inin
Çok küheylan kuyruğunu düğerim Şah-Merdan Ali'ye boyun eğerim Öğersem ben böyle bir er öğerim İsmini çekmezem "Hatem Tayi"nin
Âşıklardan güzel sevmek şan kalır Âşıkın benzinde sanma kan kalır Dokunsa ok ucu kimde can kalır "İbni Vakkas" gibi gazi yayının
Seyranî yemiştir felek sillesin Evvelden çekmiştir aşkın çillesin Gözünün kanıyla biçmiş hüllesin Kerbela çenginin matem ayının...>>
Hüsne mağrur olma ey yüzü mahırn
Hüsne mağrur olma ey yüzü mahırn Niceler yokuştan inişten geçti Kâr etmedi sana feryat ü ahım Tir-i ahım Kûh-i Keşiş'ten geçti
Seni bimürüvvet seni bivefa Kim kime etmiştir ettiğin bana Şimdi de yâr olmak istersin amma Nideyim sevdiğim iş işten geçti
Benden sana izin ey gözü afet Var kimi istersen eyle muhabbet Simden geru sen sağ ben de selamet Seyranî bu alış verişten geçti...>>
Islah-ı nefsime değilim kadir
Islah-ı nefsime değilim kadir Ne kılıç sallayım sağa sola ben Kâmillerden olmaz kem kelam sadır Kâmil demem çiğ süt emmiş kula ben
Mümin olan dini buldu imamda Münkir olan şimdi kaldı gümanda Sultan-ı enbiya ahir zamanda Duydum razı olmuş bir kıl çula ben
Yitik bulan Yakup gibi bulmasın Vay ne mümkün boşalmasın dolmasın Güzel Yusuf Kenan gibi olmasın Duydum satıldığın birkaç pula ben
Aramaz Seyranî yitirmediğin Hak bitirir halkın bitirmediğin Yaradanın yola getirmediğin Haddim değil getiremem yola ben...>>
İki kulağım var hiçbiri duymaz
İki kulağım var hiçbiri duymaz Erenler izini izler ağlarım Yüküm ağır yolum menzile varmaz Deve gibi ben de dizler ağlarım
Bir münasip tacım yoktur giyecek Bir helal ekmeğim yoktur yiyecek Bir tabip bulmadım derdim diyecek Derdimi derunumda gizler ağlarım
Ulu bezirganlar metaın satar Üzümünü yeyip çöpünü atar Kötü olan sözü soysuzlar tutar Efendimden izin gözler ağlarım
Doğması farz amma ölmesi sünnet Seyranî ecele eylemez minnet Kimi huri ister kimisi cennet Ben Hakkın rızasın gözler ağlarım...>>
İmam tarlasına güman biderin
İmam tarlasına güman biderin Ekenin müminlik suyu kalmamış Güman ehli olan çeksin kederin Zülfünün o eski buyi kalmamış
Bir koyun başına bin kurt yığılmış Koyun kurttan korkup sütü boğulmuş Tekke harap olmuş derviş dağılmış Vird edecek ism-i hu'yu kalmamış
Eski zevk kalmamış arif sözünde Yaş görmedim hiçbir kâmil gözünde Üstatla çırağın iki yüzünde Dökülmüş itimat suyu kalmamış
Üstat ol çırak ol sırrın şaşırma Çiğ nefsinden başka bir şey pişirme Seyranî'yi medet Rabbim düşünme Nefsin kazmadığı kuyu kalmamış...>>
İndirdi atından etti piyade
İndirdi atından etti piyade Yürüttü akıbet bir güzel beni Aşkım gördü etti hiddet ziyade Sürüttü akıbet bir güzel beni
Söndürdü içimde yanmış ocağım Günbegün artmakta sinemde dağım Ateş-i aşkıyla yürekte yağım Eritti akıbet bir güzel beni
Saye meşgul olur benim nişanım Bihuzur eyledi bedende canım Kemikte iliğim damarda kanım Kuruttu akıbet bir güzel beni
Seyranî maslahat bitmez laf ile Yandım mim ayın şın vav kafile Tükendi gurbette ömrüm nafile Çürüttü akıbet bir güzel beni...>>
İnsafla merhamet kimde var ise
İnsafla merhamet kimde var ise Mümin mi değil mi güman andadır Her kim ki hasisle ahbap yâr ise Mümin-i kâmildir iman andadır
Mümin odur eğer iman olursa Gönül gözden düşer yaşı kurursa Kim kimin ayıbın yüze vurursa Fitne okun atar keman andadır
Mekteb-i irfanda okunmaz hece Arifler kolayı uğratmaz güce - İnd-i Hakta kimin rütbesi yüce Olsa dağ misali duman andadır
Seyranî'ye hak söz tatlıdır candan Zikir kalbe yakın damardan kandan Münezzehtir Allah suret mekândan Nerde zikrin etsen hemen andadır...>>
İsmile müsemma Urum Kayseri
İsmile müsemma Urum Kayseri Böyle eski halde gider ekseri Meydan kapısından girdik içeri Başımıza doldu hayvan olanlar
Bir takım] bize bakar gülüşür Vicdan sahipleri yanar tutuşur Büyük küçük birbirine katışır Maymuncu zannetti çingan olanlar
Kimin kalbinde var kıl kadar hulus Mevlam ana yapar bir büyük cülus Kimi komser olur kimisi polis Başları alçakta insan olanlar
Ehl-i hayır kıyametece dursun Yaptığı hayırın ecrini görsün Âlem gelip eteğine yüz sürsün Böyle olur ehl-i vicdan olanlar
Seyranî der gönül yine dolaştı Göster neresine leke bulaştı Ettiği hacalet başından aştı İşte böyle olur insan olanlar...>>
İstemez bir hâkim şahidi baydan
İstemez bir hâkim şahidi baydan Kurda koyun ata eğer har dese Yahşi balık tuttum ben kuru çaydan Yerden göğe doğru yağar kar dese
Sanma zengin bir gün olur kudurur Malı ile günah kirin yudurur Hacıya hocaya belî dedirir Söğütte kavakta biter nar dese
Yorulmaz Seyranî hak yolda yelen Hak rahmeti günah cürmünü silen Hak yanında kendin günahsız bilen Gam yemezdim bana günahkâr dese...>>
İzzetin kadri bilinmezdi rezalet olmasa
İzzetin kadri bilinmezdi rezalet olmasa Minberin kadri bilinmezdi hitabet olmasa
Yapışıp bir dale hâkim beklemezdi mahkeme Arzeder ahvalini ehl-i şikâyet olmasa
İp gerip üstünde cambaz oynamazdı can için O oyun cambaza esbâb-ı ticaret olmasa
Sıçrayıp üstünde gâh altında ipin oynamaz Eylemez arz-ı hüner ehl-i feraset olmasa
Bir velî Seyranî'ye göstermez idi keşfini Anlayıp kenz-i kanâatte keramet olmasa...>>
Kahbe felek benim nerde
Kahbe felek benim nerde Kara bahtım ak eyledi Pervaneler gibi nâre Vücudumu yak eyledi
Bir yâr bana dolap kurdu Hicabımdan dilim durdu Fincan gibi yere vurdu Gönlüm iki şak eyledi
Deve korkar köşeğinden Asilzade uşağından Hanesinde döşeğinden Dövdü sövdü kak eyledi
Sikke olmaz bu tuğrada Eremedim bir murada Âşık Seyranî burada Ne söylese hak eyledi...>>
Ka'r-ı dilden cuş eder ummanım Allah aşkına
Ka'r-ı dilden cuş eder ummanım Allah aşkına Arş-ı âlâya çıkar efganım Allah aşkına Bad-ı aşkın zühre burcundan eser leyi ü nehar Savurur ömrümdeki harmanım Allah aşkına
Ma'kes-i hüsn-i ezelsin şübhesiz sen ey nigâr Düşmüşüm ben aşkına aklım değil başımda yâr Esmemiştir kimseler başında böyle rüzigâr Sineni arzet bana cananım Allah aşkına
Aksi hep kalbimdedir şem'i hayal-i hazretin Hazret-i Yusuf gibi seyr-i cemal-i gaybetin Yok mudur bir kuşa hiç çalı kadar dost gayretin Merhamet kıl sen benim sultanım Allah aşkına
Hâl ü müstakbel miyim bilmem muzari maziyim Yoksa bir mana-yı hiçin sernuma elfazıyım Öldürürse vuslatın Seyranî'yi tek razıyım Ey cemal-i âfet-i devranım Allah aşkın...>>
Kavs-ı kametinin fehmeyle fendin
Kavs-ı kametinin fehmeyle fendin Kaşların resminde yay bu nedir bu Mir'at-ı hüsnünde aksetmiş kendin Görse kamer söyler ay bu nedir bu
Semaya ne miktar dolmuş kevakip Hüsnünde hüveyda aks-i kevakip Hesabın bilmeye tedbir-i saip İster inanmazsan say bu nedir bu
Bence hüsnün gören Yusuf u anmaz Temaşa eyleyen gözler usanmaz Yalınız aşkınla Seyranî yanmaz Kim görse der sana vay bu nedir bu...>>
Kıblenin sağından sol canibine
Kıblenin sağından sol canibine Otuz üç yıl oldu bir kuş gideli Edna çıkıp âlâ meratibine Olalı âlâlar edna bedeli
Aç kaldı hep çuha bezi yapanlar Kaşınmaktan yara oldu çıbanlar Tokluya yüğürttü koçu çobanlar Kurt ile müşterek koyun güdeli
Düştü çuhalardan çula güveler Çuhalı çulluyu sanma seveler Köpük saçmaz oldu pohur develer Tek tırnaklar savran olup gideli
Aşkın kuyusuna dolabın kurma Su bulurum diye fikrini yorma Seyranî lafzının manasın sorma Aklına düşeni eyler bu deli...>>
Kırılsın kanunun telleri felek
Kırılsın kanunun telleri felek Aks-i murat üzre çaldığın yeter Hakka hakikata oldun büvelek Zulm ü adalete saldığın yeter
İskender deryanın almış haracın Ab-ı hayat çeşmesinin taracın Yememiş söndürmüştür sıracın Sen benim ahimi aldığın yeter
İsrafil'in surun alacak mısın Kanununa koyup çalacak mısın Sen cihanda baki kalacak mısın Bu zamana kadar kaldığın yeter
Seyranî feleğin olsa edebi Düşünür katmazdı şekere şebi Sen de Nuh Nebî'nin gemisi gibi Azap tufanına daldığın yeter...>>
Kırk birinde her hevesim yetirdim
Kırk birinde her hevesim yetirdim Kırk beşinde bağdaş kurup oturdum Ellisinde göçüm çekip götürdüm Vadesi yetmişe döndürdün felek
Elli beşte senetlerim yazdırdın Altmışımda her düzenim bozdurdun Altmış beşte kemiklerim ezdirdin Beni sübyanlara döndürdün felek
Âşık Seyranî'yi yakıp yandırıp Hakkın rahmetinden verip kandırıp En sonunda Azraili gönderip Beni doğmamışa döndürdün felek...>>
Kırklar kâsesinden bade nuş ettim
Kırklar kâsesinden bade nuş ettim Gönül mesken tuttu meyhanelerde Dünyanın varını feramuş ettim Sureta gezeriz gamhanelerde
Can bülbülü uçar kalır bir kafes Erenler rahına kim eder heves Bir pir-i azizden almışız nefes Dürr-i yekta vardır irfanelerde
Seyranî âdemlik halini takın Âdem (ilmel-yakîn) hem (aynel-yakîn) Harabat ehline hor bakma sakın Define bulunur viranelerde...>>
Kim çalarsa kara düzen bağlama
Kim çalarsa kara düzen bağlama Kullanır parmağın mızrap yerine Âşıkların güzel boşa ağlama Koymuşlar kaşların mihrap yerine
Geda gönlüm kapısında uyursa Uyanıp meramın şaha duyursa İçeri almayup dışarda korsa Koysun kapusunda bevvap yerine
Aşk odundan kalb-i geda gövünür Ciğer kebabından yese doyunur Kalbinden gedanın aşkı soyunur Şah olan cisminden esvap yerine
Derd-i Seyranî'den anlayan güzel Sazını sözünü dinleyen güzel Kuş, gibi kalbinden inleyen güzel Şimdi koymaz oldu ahbap yerine...>>
Kudret lisanından Kuran okunmuş
Kudret lisanından Kuran okunmuş Halkın lisanından mana verilmiş Tarağına göre bezi dokunmuş Âdeme allemel-esma verilmiş
Ama erkeğinden amma zeninden Kim kurtarmış gönlün ah ü eninden Kendi sıfatınca kendi teninden Âdeme eğlence Havva verilmiş
Kul ne kadar harceylese tedbirin Bozmak mümkün değil Hakkın tedbirin Ezel her Ferhat'a bir leb-i Şirin Her Mecnun'a birer Leyla verilmiş
Hak bahr-ı kudrete daldığı zaman Levh üstüne kalem çaldığı zaman Herkes istihkakın aldığı zaman Seyranî'ye aşk-ı Mevla verilmiş...>>
Kudret tespihini Hazret-i Allah
Kudret tespihini Hazret-i Allah Kul keyfince delip takmak istemez Güzele bakan göz eder eyvallah Çirkin yüze kimse bakmak istemez
Yanmasa ateşin tütmez tütünün Allah yardımcısı sıdkı bütünün Çirkin nal mıh olsa güzel atının Gönül tırnağına çakmak istemez
El vurmadım toprak ile taşına Soğuk su katmadım pişmiş aşına Seyranî yaradan kulun başına Güzel çirkin başa kakmak istemez...>>
Kudret-i hallaka ibretle baktım
Kudret-i hallaka ibretle baktım Gördüm her bir mahluk bir şan içinde Uyanıp çerağım çakmağım yaktım Vücudum bir buldum cihan içinde
Sebeb-i vücudum valide peder Pederde mahsul var mahsulde bider Mahsul hükmündeyiz bihükm-i kader Bider hükmündeyiz harman içinde
Anamızdan bile bile doğmadık Seve seve alıp kabre koymadık Keyfîmize bir süt bile sağmadık Çoban gelip geçtik hayvan içinde
Müessirle eser birdir gözümde Meal-i Huda'yı buldum özümde Ey Seyranî hata yoktur sözümde Noksan olmaz sun'u Yezdan içinde...>>
Bu bölümde toplam 139 adet Seyrani şiiri bulunmaktadır.
1
2
3
4
5
6
|