Aşık Sümmani Şiirleri
(Gel) gönül elinle sana eylim nasihat
(Gel) gönül elinle sana eylim nasihat Bu fâni dünyadan kalk yavaş yavaş Cehdet ki doğru yola gidesin Canını Cennet'e sal yavaş yavaş
Kara toprak için bizim zâtımız Geçen ululara yeter hepimiz Bir gün olur gelir cansız atımız Tebdil tedarikin gör yavaş yavaş
Bir âşık da vatanını satanda Garip bülbül dost bağında ötende Hak'tan nida gelip vâdem yetende Azrail canımı al yavaş yavaş
Der Sümmani tamam oldu muhabbet Biz varalım siz olasız selâmet Kalktı bu karyeden çekildi kısmet Göründü gözüme yol yavaş yavaş...>>
Acep hiç mi bahar görmez
Acep hiç mi bahar görmez Toprağı bizim bağların Uyanmaz asla göğermez Yaprağı bizim bağların
Her mâhta gelse bir bahar Ne saatında gül-i zâr Ne gül var ne bülbül ne har Otağı bizim bağların
El bağında açılmış gül Gülünde ötüyor bülbül Baş göstermiş bir tek sümbül Gam dağı bizim bağların
Cümle bağlar olmuş düzen Bahçıvan sen bağda bezen Büsbütün harami gezen Yığnağı bizim bağların
Sümmani berdardan gelir Ne gelse Settâr'dan gelir Âb u zehri mardan gelir Pilağı bizim bağların...>>
Açıldı ihya meydanı
Açıldı ihya meydanı Gelene essalâ bu gün Bezl-i vücut için cana Salana essalâ bu gün
Eğer ervah eğer kalam Eğer salat eğer selâm Açıldı sancağı âlem Alana esselâ bugün
Hakikat ilminin ihyası Tecelli lûtfun kimyası Bu bahre süren kavrası Dalana esselâ bu gün
Kimi mahzun kimi memnun Kimi mahrum kimi mahzun Bu demde cura-i kanun Çalana esselâ bu gün
Bu demdedir sahip huruç Sümmâniyi olmasın pûç Âdû ekberin kılıç Çalana esselâ bu gün...>>
Akıl ermez şu feleğin işine
Akıl ermez şu feleğin işine Kimi zevk-i sefa ziynet bulamaz Kimisi düşmüştür mal telaşına Kiminin malı çok rahat bulamaz
Kimisi okumuş kimisi yazmış Kimi marifetli cevaplar düzmüş Kimisi şekerli taamdan bezmiş Kimisi bir parça nimet bulamaz
Kimisi dokumuş kimisi satmış Kimisi anlamış zihnine yatmış Kiminin yılkısı dağları tutmuş Kimisi binmeye bir at bulamaz
Sümmani yanmıştır firkate nâra Sevda onu koymaz çıksın kenara Ona derler niçin gitmezsin yâre Hiç demezler Hak'tan ruhsat bulamaz...>>
Âlemi celbeder emr-i irade
Âlemi celbeder emr-i irade Eğleşmek olmuyor yaran elveda Redî gama düştüm hadden ziyade Yâr-ı garım sadık ihvan elveda
Zamanı âhire uğradı müddet Kesildi ben için ol istirahat Atar yandan yana dâne-i kısmet Bezl-i can ettiğim mekân elveda
Adalette kadim gördüm Faruk'u İkrarından evvel gördüm Sıddık'ı Gönül talep eder hak ve hukuku Sagîr kebir sabi sibyan elveda
Bir ben değil bütün âlem pür savaş Kûtb-i ilâhiden Şem'a bu ateş Hasılı akraba kavim ve kardeş Gönül ayrı düştü yâren elveda
Arzum da kârım da ağyara karşı Yolunda vermişim ten ile başı Emanet silahın toprağı taşı Hasılı vesselam her yan elveda
Sümmani gönlümün âlemde âhı Hıfz eyle yanında Kadir ilâhı Açıldı biz için hasretlik râhı Gönlümde sevdiğim sır can elveda....>>
Bâdesiz sarhoş olmuşsun
Bâdesiz sarhoş olmuşsun Sen hangi sevdadan gönül Ya kime meftun olmuşsun Haber ver künyeden gönül
Sen sana sahip danesin Adam ol gül-i rânasın Şahinsin sedef danesin Doğanda anadan gönül
Gezer misin sahraları Arar mısın Leylâ yâri Özünde bul bir şikârı Çekil bu sevdadan gönül
Adam olsan baht ulusun Yâr olsan yârin gülüsün Hangi bağın bülbülüsün Haber ver sabâdan gönül
Teslim ol her emre inan Hal ehlin rengine boyan Elverir hayadan uyan Şu fi'li fenadan gönül
Gezme dünyada beyvâna Çalış eresin nişana Yüzünü döndür Rahman'a Ayrılma rızadan gönül
Memnun et sultanı hanı Hoşnut et Gevher Kân'ı Ara bu ezel mekânı Sefer et dünyadan gönül
Derviş ol taşı teberi Dolanma böyle serseri Kaçır sen âdû ekberi Tendeki haneden gönül
Ara Sümmani bir kârı Dolanma ağyar diyarı Özünde bul bu şikârı Yâd etme sineden gönül...>>
Bâd-ı sabâ sana bir ifadem var
Bâd-ı sabâ sana bir ifadem var Götür bu nâmemi dildâre söyle Herkesin derdine odur giriftar Bilir bilmez değil izhâre söyle
Yürü bâd-ı sabâ yar vatanına Büst et likâbını düş dâmenine Reddeylemek düşmez onun şanına Eylesin derdime bir çare söyle
Bilir bâd-ı sabâ gam vatanlıyam Çünkü gözü melül garibanlıyam Ciğeri hûn olmuş çeşm-i kanlıyam Arz et arz-ı hâlim var yâre söyle
Arzum var râhında hasret öldürme Derdim artır ağlat beni güldürme Bu sır sukkâsıdır yâra bildirme Fâş etme bir yerde öz yâre söyle
Sıddık'a Faruk'a Hak yâre danış Osman-ı Zinnureyn Haydar'a danış Verirseler ruhsat Muhtar'a danış Mürüvetkânıdır Hünkâr'a söyle
Şirindir kadimdir mahbûb-ı dildar Kapında yaveri Hazret-i Muhtar Damadı Şehriyar ey nur-i Haydar Al-bâd-ı sabâdan var yâre söyle
Sefahat bir derya nedir işaret Sümmani cürmüne âh eder elbet Bizden sehv ü hata O'ndan mağfiret Kelâmın göğçektir Gaffar'a söyle...>>
Bana himmeti lâ olan arifin
Bana himmeti lâ olan arifin Menfaat madeni zarı kendine Aselinden pay vermeyen canlı ne Ehl-i hüner etmiş arı kendine
Bir güzel bağ gördüm hoştur çiçeği Bahçıvan bilmez mi burcu göçeği Bağın bâr vermektir asıl gerçeği Zahmeti ne için barı kendine
Gül odur ki çar etrafı harlana Şeydâsı başında geze zârlana Tüccar odur gulamlar barlana Neye benzer erin kârı kendine
Gül dalında bülbüllüğe zağ olsa Bülbül mü demeli şeydâ yok olsa Her ne kadar cebin cesim dağ olsa Verir tipi boran karı kendine
Sümmani ne demden verdin rivayet Bilene ibrettir bilmeze sohbet İster hesna olsun isterse hoyrat Herkesin mahremdir yâri kendine...>>
Benim yazım bilmem ak mı kara mı
Benim yazım bilmem ak mı kara mı Hiçbir tabib sağaldamaz yaramı Yüksek yüksek dağlar almış aramı Kavuşmamız oldu muhal ağlarım
Kanadım yok uça uça varayım Dağlara taşlara bir sorayım Mümkün değil artık yüzün göreyim Yâdıma geldikçe bu hal ağlarım
Derdim gamım ey Sümmani tükenmez Acılaştı hayat meyvası yenmez Gönül evi yıkılmıştır şenlenmez Hayatımı sarmış melal ağlarım...>>
Bî namaz dost olabilmez
Bî namaz dost olabilmez Dostuna düşman gezer Sureti âdemdir amma İdrakinde hayvan gezer
Nice ki hayatı vardır Kalıbında insan gezer Kilâbı lahmından berbat Cesedi bfnamaz gezer
Derûni şehrine baksan Vesveseler otağıdır Vechinde biten tüyleri Ardıçların yaprağıdır
Nerde bir mazarrat iş var Sarılır da şikâr eder Der Sümmani merduddandır Hücceti bî namaz gezer...>>
Bilmezsin ilm ü ibare
Bilmezsin ilm ü ibare Lisanda mahzun olursun Bir ibare bir dubâre İrfanda mahzun olursun
Sen sana bak eyle yazık Tebdil tutup al sen azık Sefinen çıkarsa bozuk Deryada mahzun olursun
Sen sana bak eyle nazar Sen sana bak kime benzer Sermayesiz açma bazar Dükkânda mahzun olursun
Refik olursan hizana İşin uğramaz düzene Tohum ekersen hozana Harmanda mahzun olursun
Sümmani söyler eş'arı Her yerde açmaz esrarı Benim demezse muhtarı Divanda mahzun olursun...>>
Bir adam başına mürit olamaz
Bir adam başına mürit olamaz Varıp bir kâmile danışmayınca Candan geçmeyince canan bulamaz Gönül her eşyaya karışmayınca
Kâmiller sevmezler kendi payesin Onlar kaldırmışlar dünya riyasın Kimse bilmez hiç kimsenin mayasın Onla kalkıp düşüp konuşmayınca
Sümmaniyem görmedim hiçbir sefa Her sefa dalına konmuş bin cefâ Her ne istedinse yokdurur vefa Tarikat kulpuna yapışmayınca...>>
Bir dem kararın yok dağlar başında
Bir dem kararın yok dağlar başında Nice bir Mecnun'a dönersin gönül Cümle halkı âlem kendi işinde Sen aşkın nârına yanarsın gönül
Cevherini her sarrafa satmazsın Gece gündüz gamda yanıp yatmazsın Belli bir mekânda karar tutmazsın Her dem daldan dala konarsın gönül
Bülbüle işaret olsa gülünden Güzel güzel mâni söyler dilinden Hecrâi bfvefâ yârin elinden Zehri nûş eyleyip yanarsın gönül
Sümmani bilmedin ceşm-i siyahı Kendine yâr etme zâr ile âhı Yükseklere çıkıp gâh ü bfgâhı Gâh olup alçağa inersin gönül...>>
Bir dilbere müptelâyım ezelden
Bir dilbere müptelâyım ezelden Derd ü gama kattı âh u zâr beni Ciğer kebap oldu ne gelir elden İflah etmez daha intizar beni
Bana derler ateşin yok közün yok Daha yâr yanında senin yüzün yok Yokladım kalbimi bir kem sözüm yok Yâre şekva kılmış ruzigâr beni
Aradım bulamadım kendime mekân Nerde bir gül görsem etrafı diken Bende bu âh yârda o baht var iken Korkam hasret koya kara yer beni
Sümmâniyem kendi kendim üfledim Şadlık taksiminde yattım ufladım Yârin fikir defterini yokladım Bundan sonra yazmış ihtiyar beni...>>
Bir dilberin mecnunuyum
Bir dilberin mecnunuyum Cesette canı yandırır Ben derdimin meftunuyum Bilse Lokman'ı yandırır
Mürüvvet kanidir huyu O yâr daim sever hû'yu Likâbından çıkar mûyu Şemsi tabanı yandırır
Kim o yârin yarasında O kalmaz yüz yarasında İki kaşın arasında Olan irfanı yandırır
O hûba yanan âşıkan Gözüne hor olur cihan O dilberde olan nişan Huri gılmanı yandırır
O hûbân Ali Ekber'dir O mahbub zâtı serverdir O dilber nuru berdârdır Ehl-i imanı yandırır
Kapında zayıf Sümmani Lütfundan gözler ihsanı O sultanın arzumanı Kün fe-yekûnu yandırır...>>
Bir gönülde meşk olursa Hûda'sı
Bir gönülde meşk olursa Hûda'sı Konar ol gönüle aşkın noktası Mahbubuna uygun olsa odası Gönül mahbubundan vaz nice gelir
Âşık olmadım ki nazı bileyim Kovanda arı yok güzü bileyim Ganem yok sürüde yazı bileyim Neden idrak edem yaz nice gelir
Abdallar giyer mi mesti papucu Sümmani der cana mahbub sancı Mahbub sarabilmez tambur çalıcı Huzuru mahbuba saz nice gelir...>>
Bir güzel seyrettim yeni Tafta'da
Bir güzel seyrettim yeni Tafta'da Boyu selvi yanakları al gelin Hiçbir yerde karar kılmaz haftada Boyu selvi yanakları al gelin
Ne gökçek yaratmış anı Hiidası Nezâket beslemiş hanım anası Cennette huriye benzer siması Boyu selvi yanakları al gelin
İnsan yerde gezer kuşlar havada Göğsün düğmelemiş eller havada Senin gibi hiç bulunmaz ovada Boyu selvi yanakları al gelin
Sümmaniyi sen eyledin yolundan Bir cevap vermedin nazik dilinden Bir su ver içeyim kibar elinden Boyu selvi yanakları al gelin...>>
Bir menzile başa kadar varmasan
Bir menzile başa kadar varmasan Sen o yola kervan olsan ne fayda Bir dilberin sinesine konmasan Hayal ile mihman olsan ne fayda
Bir yazı ki kara olur kalemde Sözü hor görünür her bir kelâmda Bir güzel ki seni sevmez âlemde Ya sen ona hayran olsan ne fayda
Arâbî Farisf dilin olmasa Bülbüle münasip gülün olmasa Asla bir meslekte elin olmasa Dava ile sultan olsan ne fayda
Deli gönül bir isyandan beridir Bir ah çeksem dağı taşı eritir Her bir güzel bir yiğidin yâridir Elin güzeline baksan ne fayda
Sefil Sümmani gel Hakk'ı zikreyle Verdiği nimete daim şükreyle Yaman kişi ta ezelden fikreyle Başa geçip pişman olsan ne fayda...>>
Bir nâme yazayım şâh-ı cânâna
Bir nâme yazayım şâh-ı cânâna Dîr olmasın âh ü feryada gelsin Diler ise kurban olam ben ona Koçak kuzu gibi feryada gelsin
Kâr etti canıma hasretin âhı Bulmadım çaresin azmetti râhı Gönül talep eder o vech-i mâhı Beni derde salan Leylâ da gelsin
Der Sümmani yaşım döndü Fırad'e Öyle kalem çalmış emr-i irâde Her kim yetirirse beni murada Dilerim Cennet-i Âlâ'da gelsin...>>
Bir vefasız dilber aldattı beni
Bir vefasız dilber aldattı beni Serimi sevdaya saldı eyvah ey Yine tazelendi eski yaralar Düşmanlar halime güldü eyvah ey
Ben sana ne dedim ey kaşı keman Şâd ettin cihanı dillere destan Gülşeni hüsnünde bağı gülistan Gülden dudakların güldü eyvah ey
Sümmani bîçâre kadrin bilen yâr Çok mu çekeceğim derdin yalan yâr Evvel benim ile deyüp gülen yâr Şimdi ırak yerde kaldı eyvah ey...>>
Bu fâni dünyayı ziynet etmeden
Bu fâni dünyayı ziynet etmeden Yarattı fazlından nuru bir Hüdâ Mağrip meşrik zemin semâ dört köşe Altı günde bina kurdu bir Hüdâ
Fâl içinde affeyledi Yunus'u Fark etmedi gece ile gündüzü Hak yaratmış Ay'ı Gün'ü yıldızı Bu dünyanın şölvekârı bir Hüdâ
Sümmani aşk ile eyle bir adet Yedi tamu vardır sekiz de cennet Yaratmıştır yetmiş iki mahlûkat Aziz kıldı Peygamber'i bir hüdâ...>>
Bu gün vardım dost bağına
Bu gün vardım dost bağına Ne hoş gelir cûşun bülbül Açılmış güller müzeyyen Ya nedir telâşın bülbül
Bülbülün çektiği zardır Arada vasıta hardır Hakk'ın dört bin ismi vardır Sende mevcut meşki bülbül
Bini Tevrat'ta beyandır Bini Zebur'da ayandır Dört kitapta dört bin tamdır Dumanlıdır başın bülbül
Bülbülün ne fikri vardır Daim hamdi şükrü vardır Dört bin isme zikri vardır El zanneder bir kuş bülbül
Bülbülün çektiği âhdır Aşkın sırrına agâhtır Muradı Celâlûllah'tır Akar gözden yaşın bülbül
Sen bülbülsün doğru rahta Arzun var Cemâlûllah'ta Artar feyzin sehergâhta Kimse bilmez işin bülbül
Bülbül ne hayal hâbında Nûşi var aşkın âbında Daim sen rıza babında Sümmani olsa eşin bülbül...>>
Bu ne esrar idi bu ne gam idi
Bu ne esrar idi bu ne gam idi Azat eyle beni divan aşkına Doksan dokuz dert sinemde tam idi Derde dert artırır Lokman aşkına
Varıp yalvarayım vezir ü hana Valinin korkusu kâr etti cana Ya katleder ya da atar Taşhan'a Bahrin garip garip zindan aşkına
İfadeye layık yoktur lisanım Ihâfe burcunda titreşir canım Öldüğüme gam yemem gözler cananım Affeyleyin ol civanım aşkına
Kulundur Sümmani eyle merhamet Sahabet kanisin gözle mürüvvet Dilersen affeyle dilersen cellât Lutfeyleyin Keremkan'ın aşkına...>>
Bugün cana tesir eder
Bugün cana tesir eder Devri devranı bağların Saz gelince gûsse gider Benim hayranı bağların
Demi vakti sebâlardan Devir al abalardan Der kenar olmuş şıtâdan Gelmiş ihsanı bağların
Ne demdir dost bârigâhı Kimi güler kimi âhı Bezetmiş Kadir İlâhı Güler yeksanı bağların
Bağı kayıran baht ulu Var mı serde dostun gülü N'olur olsa bir bülbülü Gulâm Sümmani bağların...>>
Ciğeri hûn oldu rahmi mâderin
Ciğeri hûn oldu rahmi mâderin Bu hale müşterek sulb-i pederin Tamam beş mâh oldu yoktu haberin Bir sihhat haberin vatana gönder
Kardeşin ahbabın kılmaktadır zâr Bilmem ara yerde küskünlük mü var Yoksa terk-i vatan etmek mi efkâr Kebirin unuttun sübyanan gönder
Mevlâ kula vermiş iradesini İhtiyar eylemiş müsadesini Dinle bu evragın ifadesini Akşam gelir sabah yaz bana gönder
Sümmani bu derde olmuştur mecnun Sizler ne fikirde ne hâle meftun Sebeb-i vücudun istersen memnun Bir sihhat haberin atana gönder...>>
Bu bölümde toplam 125 adet Aşık Sümmani şiiri bulunmaktadır.
1
2
3
4
5
|