Aşık Sümmani Şiirleri 4
İflah olmam ben bu dertten ölürüm
İflah olmam ben bu dertten ölürüm Derdime bir çare bul kara gözlüm Korkarım ki gurbet ilde kalırım Bana görünmüyor yol kara gözlüm
Ayrılık belâsı geçti başımdan Uzak düştüm sevgilimden eşimden Günde kaç çift mendil dolar yaşımdan N'olur bu yaşım sil kara gözlüm
İnliyor derdinle bu gönül sazı Ayrı yerde ettik baharı yazı İnanma gel buna bu düşman sözü Bize hasettirler bil kara gözlüm
Gönül behçesinden güller dermişsin Yârim beni düşmanlara vermişsin Duydum yine ele gönül vermişsin Ya nice söylersin gel kara gözlüm
Gurbet illerinde gönül yâr ister Usandı bu yerde başka yer ister Kem gözlerden ırak bir diyar ister Bizleri görmesin el kara gözlüm
Dilde âşık diye söylenir adım Sana kavuşmaktı bütün muradım Hasretin güç imiş şimdi anladım İşte böyle böyle hal kara gözlüm
Ömrümün belirsiz gece gündüzü Canıma kâr etti ellerin sözü Düşmanlar bakıyor ayıra bizi Gel uyma onlara gel kara gözlüm
Gelen yoktur seni kimden sorayım Bilen yoktur sağlığını alayım çok isterim bir yol yüzün göreyim Aramızda dağ var bil kara gözlüm
Sümmani kaç yıldır yüzün görmedi Senden bana doğru haber gelmedi Korkma henüz gonca gülüm solmadı Nasıl derse desin el kara gözlüm...>>
İkaz ol ey ehl-i iman
İkaz ol ey ehl-i iman Bu demlerde delâlet var Bu yolda çün halk-ı cihan Fikirlerde nedamet var
Ne kardeş kardeşe ülfet Ne kaldı doğru Cinsiyet Ne nebatta da bereket Ne dimağda bir lezzet var
Ne bayda Hac ile zekât Ne yoksulda var kanaat Ne âşıkta doğru hizmet Ne avamda merhamet var
Ne vaiz sürer düz râhı Ne dinleyen eder âhı Ne silahşorun silahı Ne hedefe isabet var
Ne pehlivanda var kisbet Ne erlerde şecaat var Ne hükümette nerhamet var Ne mazlumda müracaat var
Ne yolda var ehl-i hüner Olanlarda kesti kenar Ne şavk üzre yanan fener Ne yakanda halâvet var
Ne evlat ataya bakar Ne ona ciğerin yakar Ne çiçekte koku kokar Ne koklayanda kuvvet var
Ne kaldı erbâb-ı namus Ne âyâl mülkünde mahbus Ne muhipte kaldı hulus Ne akrayaba hürmet var
Sûmmani sen senden ara Gayriyi çekme berdara Hele n'oldu bundan sonra Günden güne rezalet var...>>
İlde arif çoktur methetme ânı
İlde arif çoktur methetme ânı Sen de o ahvalde boyanmak lâzım Onlar ne veçhile buldu cananı Cananın çevrine dayanmak lâzım
Fikrinden devreyle bu ham hayali İller kapısında bulmazsın malı Âlimler ki olur ayardan hâli Huzur-i Bâri'de uyanmak lâzım
Elde baki değil aldanma varlık Varlık pazarında çekersin darlık Serdar huzurunda olmaz serdarlık Serdarın emrine inanmak lâzım
Sâkîden mest almış mestane isen Terk-i ziynet eyle divâne isen Gönül semâsına pervane isen 0 yârin uğrunda hep yanmak lâzım
Fakir Sümmani'nin nedir efkârı Acep fehm etti mi perverdigârı Eğer bulam dersen vasl-ı dildârı Ondan gayrısından usanmak lâzım...>>
Kahpe felek sana n'ettim n'eyledim
Kahpe felek sana n'ettim n'eyledim Gelen günüm giden günden kem geldi Cehd ettim kurtaram gamdan kederden Felek her gün üzerine zam geldi
Vasfetmek imkânsız çektiğim zarı Hicran yatağıyam gam tarumarı Gönül mahbusunun gözleri sarı Ah çektikçe gözlerimden nem geldi
Bu benim mahlasım Sümmani bîçâre Açıldı sinemde bin türlü yâre Ervâhi ezelde bu bahtım kare Dertlilere bu gözlerim tam geldi...>>
Kalkın verin şu âşığın sazını
Kalkın verin şu âşığın sazını Nasihat eylerse tutun sözünü Ejderha misali açmış ağzını Korkarım yutacak yer beni beni
Şimdi menzilimiz yüceden yüce Çok mesârif edip gireyim borca Malımdan bir altın üstüme harca Zemzemli kefene sar beni beni
Yaktı yüreğimi şu hasret âbı Akıttım gözümden kan ile âbı Avuçlayıp yerden alın türabı Savurun başıma vay beni beni
Sümmani dünyadan uçmuş gidiyor Ecel şerbetinden içmiş gidiyor Cümle yaranların kalmış gidiyor Mahşer'de görürsüz siz beni beni...>>
Kemâline erer her nebatatı
Kemâline erer her nebatatı Kalmaz güzelliğin şanı şöhreti Dokuz mâh ekilir olur kıymeti Devletten dûr olan kazana döner
Bülbülü kondurmaz gazelli bağlar Güzeller goncası âh eder ağlar Çimeni bozarır sefalı dağlar Sürüsün kurt yemiş çobana döner
Sümmani ne güne söylüyor destan Bir yanı ukbâdır bir yanı cihan Asılsız güzellik temelsiz mekân Kabulü kıt olan insana döner...>>
Kendinden bî haber dem vuran insan
Kendinden bî haber dem vuran insan Bilmez misin bende ne ham hayal var Etme bir kimseye kadirli ziyan Havf eyle Allah'tan bunda vebal var
Sen seni yazıkla var ise pfrlik Pîrlik menzilinden uzaktır dirlik Kimsenin hakkında etme kadirlik Hakkı hak edecek Cebbar celâl var
Sümmani düşüben bu şem'e yanma Kabulü kıt isen işit inanma Bu meşrep demini vefalı sanma Şimdi nihai amma sonu melil var...>>
Keşfin damarına nazar eyledim
Keşfin damarına nazar eyledim Bir makamda ruhi revan yedidir Sırrı gaybı ile pazar eyledim Bir hacerde mahpus var can yedidir
Çün kâbedir bu cihanın binası Vefasızdır bu dünyanın hanesi Yeşil zebercetten nûr âlem nurdan Ziynetlenmiş ta asuman yedidir
Dünya bir melekte melek hacerde Hacer serde sersem nerde ne yerde Semek deryada da derya rüzgârda Bağlanmıştır anda mesken yedidir
Altından gümüşten ne güzel dürden İnciden mercandan lâl ü gevherden Yeşil zebercetten nur âlem nurdan Ziynetlenmiş ta asuman yedidir
Yedi kat üstedir yedi kat gökler Yedi kat gök oldu yedi de yerler Yerler mahlûkuna gör ki ne derler Her birinde yurdu mesken yedidir
Sümmani bir gedâ kırklar göçünde Altı yedi hesabım var içinde Altı bin altı yüz altmış altı içinde Hangi başta harfi noksan yedidir...>>
Kimden aldın veren kimdir
Kimden aldın veren kimdir Sohbeti teslim edersin Gel adû ekberin sindir Şöhreti teslim edersin
Tanıdın mı yâr-i garın Bildin mi zararın kârın Elden çıkar ihtiyarın Kuvveti teslim edersin
Anın farzı sünnetinde Karşı gelir ahretinde Hain olma hizmetinde Nöbeti teslim edersin
Sülük etme haram kâra Götürür düşürür dara Kabirde akrebe mâra Ceseti teslim edersin
Yılan akrep yer tenini Çürütür nazik bedeni Çekerler mizana seni Sirkati teslim edersin
Sirkat çeker mizanına Çıkarsın dost divanına Senin sana isyanına Isbatı teslim edersin
Isbat olursa isyana İtiraz kalmaz lisana Tamuda ceza-yı cana Zahmeti teslim edersin
Zahmette Sümmân günahkâr Yetişse Ahmed-i Muhtar Sevdiği kuluna Gaffar Cenneti teslim edersin...>>
Kimden sual edem kimden öğrenem
Kimden sual edem kimden öğrenem Canana ulaşan yol kapısını Cananım var iken ben kande gidem Canandır gösteren hal kapısını
Bir dilber sevmişem göze görünmez Bahçıvansız bağın gülü derilmez Yağma yoktur sır şehrine girilmez Girmek ister isen bul kapısını
Fazilet kemâlat maksuda yoldur Halk eden Haliktır halk olan kuldur Muhabbet aşkıyla gönlünü doldur Kapa kemlik denen sol kapısını
Hissemend olmazsan ehl-i ariften Her zaman çıkarsın doğru tarikten Bihaber gezersin şer'i şeriften Ya nerden öğrendin yol kapısını
Âşıklar maşuka boyun eğerler Ahd ile sadakat gösterir erler Bir olur gelir kapın döverler Eğer dövmüş isen el kapısını
özün dûr eyleme sahip kemâlden Rıza talep eyle ol Zülcelâl'den Kesbf ticaret et daim helâlden Uzatma harama el kapısını
Her belâya tahammül kıl şükreyle Her nefeste Yaradan'ı zikreyle Her kelâmı derununda fikreyle Açma mâlâyânî dil kapısını
Sümmani bihaber gezdiği râhtan Asla kurtulmadı hicrandan ahtan Her ne ister isen iste Allah'tan Yanılıp da çalma el kapısını...>>
Kuru dava ile irfanlık olmaz
Kuru dava ile irfanlık olmaz Huzuru arife irfana karşı Candan geçmeyince canan bulunmaz Bezl-i can etmeli irfana karşı
Güzel güzel gerek ezel ezeli Güzelin kadrini bilenler veli Hâsılı olur mu kirşan güzeli Şevki lâ değil mi hûbana karşı
Bülbülsüz deminde gülün mahbus et Uzatma harama elin mahbus et Âlem huzurunda dilin mahbus et Katre dalga vurmaz ummana karşı
Maşuktan âşığa bulunmaz hile Velâkin çektirir babından bile Ne kadar bulunsa kevkepte bile şavlu ziya vermez tâbâna karşı
Sümmani ezelden neye bahsin var Ya neye meftunsun ne hevesin var Dilbere müştaksın elde nesin var Desti boş gidilmez cânâna karşı...>>
Lâle sümbül mor menekşe
Lâle sümbül mor menekşe Kokusu yârime benzer Al giyinmiş baştan başa Nakısın yârime benzer
Sevdiğim şahin bakışlı Sfmâsı nevruz nakışlı Kalem kaş keklik sekişli Yürüyüşün yârime benzer
Yârim kaşların hilâli Mest eder lebîzülâli Gözleri şahin misâli Bakışın yârime benzer
Seni gördüm oldum kârlı Sensin şehr-i Bedahşanlı Sevdiğim Mina gerdanlı Duruşun yârime benzer
Kimi yaya kimi atlı Sfması günden suratlı Olmuş Sümmaniden dertli Ağlasın yârime benzer...>>
Layık mı ta idrâkine
Layık mı ta idrâkine İftihar gele hâr gele Ciğeri hûn bahar çeşmine Belki dar gele dar gele
Elverir gezdim bihaber Konmadı gûşuma eser Bağ bozuk perişan şecer Nice bâr gele bâr gele
Hûn oldu bağrım büsbütün Eflâke dayandı tütün Aldandım bulması çetin Nice zâr gele zâr gele
Gönül gözler mahbub hani Mahbub der maşukun tanı Dolaşma yanlış gülşeni Sanma hâr gele hâr gele
Bilmem zahir nihânını Ararım tercümanını Beklerim hem kapanını Belki kâr gele kâr gele
Sümmaniiçtin aşk badesin Sever misin âh abasın Beklersin seher meyvasın Belki yâr gele yâr gele...>>
Lütfeyle efendim sen benim şahım
Lütfeyle efendim sen benim şahım Bir kul azat etsen n'olur efendim Tütünü eflâke dayandı ahım Herkes ettiğini bilir efendim
Bunca sefa nedir ne dem hanedir Babında biçâre kul divânedir Benim derdim bana hapishanedir Hasrette bir kulun ölür efendim
Kulundur Sümmani koyma zahmete Sahavet kânfsın gel merhamete Yamandır sultanım söyleme hata Gaybını illallah bilir efendim...>>
Merhem kabul etmez aşkın dikeni
Merhem kabul etmez aşkın dikeni Ten içinde cana bata göresin Damlasa dimağa bir katre nemi Dalgası ummana kata göresin
Neden fark edersin nâmert cömerdi Bilen fikir yüz bin renge bölendi Gel ey dertsiz kolay sanma bu derdi Derdin dert ehline çata göresin
Şıtâ bulmaz bizim bağın sümbülü Nevrağını tebdil etmez var gülü Gönül bahçesinde aşkın bülbülü Ah u efgan ede öte göresin
Bir dilber sevmişim misl-i lâ-nazir Edalı cilveli hükümdar vezir İlm-i ledünnfnin bahridir Hızır Yed'inden ol yed'i tuta göresin
Bu halde esrar ne göster nişane Bilmem sermest mi var yoksa divane Ademî Safiyullah cedden bu yana Âdet mi bu günü nasıl göresin
Bu ticaret hangi kârda bulunur Az avratta çoğu erde bulunur Ne aselde ne sükkârda bulunur Bağında bir yemiş bite göresin
Sümmâniyem her mesleğim harâbî Ne Acemem ne Türkem ne de Arabf Beni serhaş etti aşkın şarabı Sen de bu lezzete yete göresin...>>
Metaımdan alan gelsin
Metaımdan alan gelsin Dersim deryadan almışım Bu gün aşkın pazarıdır Veren Mevlâ'dan almışım
Salâtı farzı sünneti İmanı dini gayreti Cümle mezhebi milleti Açan künyâdan almışım
Ziyansız söyleyen dilden Seherlerde esen yelden şâd-ı Fırat akan Nil'den Gelen dalgadan almışım
Dilde fikrettigin zaman Demesinler ki bu noksan Ben bu dersi tamam doksan Dokuz Esma'dan almışım
Sümmani cemâlim cimdir Muradın elifi mimdir Sorsalar mürşidin kimdir Hızır Baba'dan almışım...>>
Mevlâm ikrar etti geldim cihana
Mevlâm ikrar etti geldim cihana Gözüm açtım nail oldum o burca Kâmil oldum Hak kelâmlar okudum Elifi hat ile yazdı o burca
Yazılmış alnıma kara yazılar Talip olan kalkar nam arzular Yeryüzünde yol kalkmıştır gaziler Arş yüzünden bir yol çıkar o burca
Sümmaniyim ben de Hakk'a tapmışım Kırklar meclisinden hisse kapmışım Eğer Kabe ise ben de yapmışım Muhammet miracı çıkar o burca...>>
Meyl-i haris olma âdu ekbere
Meyl-i haris olma âdu ekbere Kalır can bedelin tu kapısında Bezl-i vücut eyle nûr-i muhtara Gönül aynasını yu kapısında
İbret için nazar eyle cihana Ebe ecdadına n'oldu efsane İblisini bağla Gani Yezdan'a Gezme felan filan su kapısında
Kalbi pâk olanın hulûsu hastır Âşığı mâşuğa çeken ihlâstır Nefse aldananın aynası pastır İsyanı pâk olmaz su kapısında
Sümmani bu bahre dalmak istersen Derûnan bir merhem çalmak istersen Canın yananını görmek istersen Teceli gösterir Hu kapısında...>>
Muhabbet şehrinde açtım bir tarih
Muhabbet şehrinde açtım bir tarih Dediler anlasan ne pazarlık var Âdet mi müştaklar olalar farık Aşk şehrinde gör ne bergüzarlık var
Ben zarından ezel aldım yaramı Yâr yaremden izhar etti çâremi Dost babında yok değildir hâremi Kim kurtarsa kendin nâmurdarlık var
Aşk şehrinin gulamları boş değil Boş olanın arzumânı aşk değil Râhı sermset olmayanlar hoş değil Garibin dağında rûzigârlık var
Sen senin âdûyu hacalet eyle Âdûnun hasmiyle muhabbet eyle Gençliğinde yatma ticaret eyle Devran elden çıkar ihtiyarlık var
Kâh dert nutkunu çıban zannetme Gösterdiği yolu kaban zannetme Her gördüğün hûbu hubân zannetme Sonra hesabında zehr-i mârlık var
Her binaya ezel temel isterler Temele münasip kemâl isterler Haset nesep sormaz âmel isterler Der Sümmani sanma sîm ü zârlık var...>>
Mürşid-i kâmile eyledim hizmet
Mürşid-i kâmile eyledim hizmet Kâh olur ki cüz'i erkân bizde var Erenler babından olursa himmet Kâhi zahir kâhi pünhan bizde var
Tarih seksen dokuz aşkım aşikâr Kudretin rahiyle eylerim tayyar Ve kendi malımla olmuşum tüccar Hikmet-i pîr lütf-i ihsan bizde var
Baki mahbup sevmek aşk ile bu can Elimden ne gelir Mevlâ'dan ihsan Ben şeref gözlemem söyleye cihan Bana kalsa üç beş yaran bizde var
Cümleden ednadır geda-yı Sümmân Elimden ne gelir Mevlâ'dan ihsan Katreden katreyim değilim umman Bazı olur cüz'i umman bizde var...>>
Nasihat alana edem bir öğüt
Nasihat alana edem bir öğüt Kendini bilmeyen kuldan uzak ol Yoklamadan geçme dere tepeyi Dibi görünmeyen gölden uzak ol
Yiğit isen bozuk ahvalde kalma Meslek buldum diye fakiri yolma Nasihat istersen hiç göğüs dövme Bir karıdan gelen maldan uzak ol
Bazı köşeleri sevmezdim hele İhtiyar sakallı başa bir belâ Daima getirir işine (bir) hile Aslı veled başı kelden uzak ol
Sümmani sen kendin doğru ize düş Âşık isen bir alışkın saza düş Evlenmek istersen bekâr kıza düş Yıldızı sararmış duldan uzak ol...>>
Ne mekândan geldin ne mekândasın
Ne mekândan geldin ne mekândasın Evvel gözünü aç özünü tanı Masiva deminden ne devrandasın Saptırma râhını izini tanı
Hidâyet eliften lütuf mimdendir Zihnin ikaz eden fehmet cimdendir Nutuk nerden gelir cevap kimdendir Derununda hallet sözünü tanı
Varıp nadan ile söz söze çakma Meyl-i ağyar olup ciğerin yakma Dosta can feda kıl gayriye bakma Yâri gösterenin gözünü tanı
Hiç kimseye yoktur hilesi yârin Şimsiden şuleli şulesi yârin Mest eder müştakı cilvesi yârin Agâh ol sırrına razını tanı
Sevdiğim mahbuba arzu can isen Sümmani sevenin sen kurbanıysan Misl-i lâ dilberin âşıkânıysan Var pîr-i mugânın kızını tanı...>>
Ne yüzden terk ettik mülk-i irfanı
Ne yüzden terk ettik mülk-i irfanı Muhabbet ne oldu vefa nic'oldu Onuncun unuttum cümle cihanı O yerde sürdüğüm sefa nic'oldu
Nice deryalarda pazar açardım Nice demler ile devran geçirdim Nice ahbablarla kondum göçerdim Eğer sefa eğer cefâ nic'oldu
Sümmaniyim düştüm âh u figâna İtibar olur mu aklı noksana Adûlar elinden kaldık amana Cümle demler oldu hava nic'oldu...>>
Nesine aldanam fani dünyanın
Nesine aldanam fani dünyanın Daha bundan böyle rahat mı kaldı Tutalım babını vahdet hanenin Andan başkasında lezzet mi kaldı
Tenden çıkan ruhlar nerde saklandı Herkes derecesini aldı laflandı Usûl inceldikçe din zayıfladı Erkânına doğru millet mi kaldı
Gün be gün devroldu bu devr-i cihan Gelen konar konan göçmekte neman Kime iyilik etsen o olur düşman Hiç kimsede helâl nimet mi kaldı
Binde bir varan ilimin bendine Cihan dökülmüştür igva fendine Erdem kalan der ki benim kendine Arife kâmile rağbet mi kaldı
Çok İslâm terketti savm-u salâtı Baylar işlemezler hac u zekâtı Yalnız dilde kaldı bir şahadeti Ona hulus ile dikkat mi kaldı
Cevabın izhar et gûş-i ağyara Hava vü hevese olma tayyare Tarih bin üç yüz müddetten sonra Ataya hayreden evlat mı kaldı
Sümmani dünyadan aldın mı şikâr Eyvah ömrüm geçti esti rüzigâr Dedim vahdet köşeyi kılam ihtiyar Bilmem yenilmemiş kısmet mi kaldı...>>
Nice odlanayım nice yanayım
Nice odlanayım nice yanayım Deli gönül bir elaya bağlıdır Özü şirin kindisi bir nevcivan Kirpikler ok kaşı yaya bağlıdır
Oturmuş şâd verir kendi özüne Can dayanmış cilvesine nazına Taramiş zülfünü dökülmüş yüzüne Gözleri gülerken aya bağlıdır
Cana yetti o cilveler eğmeler Tarif etsem anlayamaz değmeler Kılaptanlı gömlek beyaz düğmeler Sanırsın ki bulut aya bağlıdır
Sümmani yenice buldu bir devlet Gönül değmelerle eylemez ülfet Eski bir vefadan kalktı muhabbet Gönül şimdi bir dâvaya bağlıdır...>>
Bu bölümde toplam 125 adet Aşık Sümmani şiiri bulunmaktadır.
1
2
3
4
5
|