1934 yılında Şahin köyünde doğmuştur. Âşık Battal
Karababa'nın ve Şakire'nin oğludur. Çocukluğu ve gençliği köyünde
geçmiştir. Musa Mahmut'ın kızı Hatunkız ile evlenmiş, bu evlilikten
beş çocuğu olmuştur. Gülsüm ismindeki kızını 1993'teki Sivas'taki
Madımak Oteli yangınında yitirmiştir. Diğer kızı Zeynep, babasının
mesleğini icra etmektedir.
Askerlik sonrası önce İstanbul'a gitmiş, orada Sanayi Mahallesinde
ikamet etmiş; saz kursu açmıştır. Daha sonra Ankara'ya taşınmıştır.
Ancak sazdan ve türkü söylemekten bir türlü umduğunu bulamayınca,
Divriği'ye dönmüş, Cürek maden işletmesinde işe girmiştir. Cürek'te
kendisine bir ev yapmış, uzun müddet burada kalmıştır. 1990'da
emekli olduktan sonra Ankara'ya Nato Yolu semtine taşınmıştır. Âşık
Ali Kızıltuğ ile bir saz evi açmış, sonra kıraathane işletmiştir.
1993'te kızı Gülsüm'ü Sivas olaylarında kaybetmesi üzerine kalp
krizi geçirmiş, 1995'te de Almanya'da konser verdiği sırada, ikinci
defa kalp krizi geçirmiştir. Aynı yıl Ankara'da ikinci defa
geçirdiği krizi geçirmiş, tedavi edildikten sonra yurda dönmüştür.
Aynı yıl yine evine geldiği sırada yolda bir kriz daha geçirmiş ve
ruhunu teslim etmiştir. Karşıyaka Mezarlığına defnedilmiştir.
Saza ve şiire yönelmesinde babası Battal Karababa'nın büyük oranda
etkisi olmuştur. Şiirlerinde genelde gurbet, sıla hasretlik gibi
konuları işlerdi. Sesi oldukça gür olup çok iyi bağlama ustasıdır.
Yılmaz Güney'in "Hudutların Kanunu" adlı filmin fon müziği M. Ali
Karababa'ya aittir. Geçimini sazdan, âşıklıktan sağlamıştır. Sayısız
konserlere katılmış, İstanbul ve Ankara'da açtığı iş yerinde saz
dersleri vermiştir. 1964'te radyoda mahalli sanatçı olarak
programlar yapmıştır. On kadar plak ve dört kaset doldurmuştur.*
* Kaynakça : Av. İsmail Metin Arşivi / Hüseyin Gazi
Metin, Alevilikte Cem, Ankara 1997, s. 352. / Halk Ozanları ile
Mamak (Mamak'ta Yaşayan Halk Ozanları), Ankara, 1997, s. 175-178.
Yrd. Doç. Dr. Doğan Kaya
Çamşık Ozanları
Çamşık Hüseyin Abdal Derneği Yayınları
|
YÜRÜ YALAN DÜNYA
Yürü yalan dünya sana da kalmaz
Ben murat almadım alanlar alsın
Yuva yıkanların yuvası olmaz
Bir yavruya muhtaç ettin sen beni
Padişah değilim sarayım olsun
Baykuş öten bağım hep sana kalsın
Ağlayanın ahı gülenin olsun
Ağlattın da güldürmedin sen beni
Yalın ayak başı açık dolaştım
Açlığınan pençeleşip savaştım
Nalladın atını peşime koştun
Kamçıladın kırbaş ile sen beni
Ağa olup sömürmedim milleti
Tefeciler getirmiştir illeti
Gebertmedin böyle zalim çok iti
Bir zehire muhtaç ettin sen beni
Ben ölürsem bana hoca gelmesin
Aptes alıp boşa namaz kılmasın
Karababa isem kefen sormasın
At dağlara kuşlar yesin sen beni
MUSTAFA KEMAL
Sen bir güneş gibi doğdun yurduma
Sensin atam sensin Mustafa Kemal
Emir verdin Akdeniz'de orduma
Sensin atam sensin Mustafa Kemal
Bu yurt emanettir Ata'mdan bize
Ezdi düşmanları getirdi dize
Ege'de hepsini döktü denize
Sensin atam sensin Mustafa Kemal
Özgürlüğü laikliği yarattın
Kurdun cumhuriyeti yoktan var ettin
Düşmanları kovdun yurdumdan attın
Sensin atam sensin Mustafa Kemal
Karababa benim namusum vatan
Bir karış toprağa şehittir yatan
Cepheden cepheye koşardı her can
Sensin atam sensin Mustafa Kemal
NE GÜZELDİR ANADOLU'M
Gezdim dünyayı dolaştım
Ne güzeldir Anadolu'm
Yüce yüce dağlar aştım
Ne güzeldir Anadolu'm
Yaylasında kuzu meler
Çoban kavalını çalar
Zümrüt gibi düz ovalar
Ne güzeldir Anadolu'm
Soğuk sular çağlar gider
Bahçesinde bülbül öter
Turnaları katar katar
Ne güzeldir Anadolu'm
Karababa dön yurduna
Dönüp de bakma ardına
Doyum olmaz hiç merdine
Ne güzeldir Anadolu'm
|
|
GÜLSÜM'ÜM
"Bana bayram yap" diyorlar can ile
Sensiz bayram haram olsun Gülsüm'üm
İçim dolu gözüm dolu kan ile
Sensiz bayram haram olsun Gülsüm'üm
Sen gittin gideli gülmedi yüzüm
Yaşlandım kimseye geçmiyor sözüm
Ne baharım belli ne de bir yazım
Sensiz bayram haram olsun Gülsüm'üm
Yavrum ben ölüyom annen de hasta
Evimiz barkımız kederde yasta
Gülsüm'ü yaktılar kanlı Sivas'ta
Sensiz bayram haram olsun Gülsüm'üm
Bozuldu düzenim tadım kalmadı
İçin için yandım kimsi bilmedi
Bekledim yolları Gülsüm gelmedi
Sensiz bayram haram olsun Gülsüm'üm
Karababa baykuş kondu dalıma
Hasret kaldım Gülsüm'üme gülüme
Duman çöktü şu Sivas'ta yoluma
Sensiz bayram haram olsun Gülsüm'üm
GERİ DÖNÜP KÖYE GELİN
Gurbet elde geçim olmaz
Geri dönüp köye gelin
Aklı olan daha kalmaz
Geri dönüp köye gelin
Ekmek çıktı yüz liraya
Ev bulunmaz hiç kiraya
Toplanın hep bir araya
Geri dönüp köye gelin
Kuyrukta beklersin çayı
Parası yok kabadayı
Demedim mi bura iyi
Geri dönüp köye gelin
Hanım bekler boş fileyi
Kocası yapar hileyi
Umudun derdi çileyi
Geri dönüp köye gelin
Karababa işte böyle
Akılsız köylüye söyle
Yücelerden bir el eyle
Geri dönüp köye gelin
GELEN VARSA GİDİYORUM
Muhammet Ali yoluna
Gelen varsa gidiyorum
Kelepçe vurdum koluma
Gelen varsa gidiyorum
Erler evliyalar burda
Özümü çekmişim darda
Bir dolu içmişim pirde
Gelen varsa gidiyorum
Bu meydan er meydanı
Uğruna koymuşum canı
Bekliyorlar seni beni
Gelen varsa gidiyorum
Karababa Hakk'ın kulu
Şah'a doğru gider yolu
Pir Hacı Bektaş Veli
Gelen varsa gidiyorum |