Aşık Seyit Meftuni, Malatya iline bağlı Arguvan ilçesinin
eski adı Minayik (Kuyudere) köyünde 1920 yılında doğmuştur.
Asıl adı İbrahim Mamo Temiz'dir. Bölgenin yetiştirmiş olduğu
aşıklar içerisinde önemli bir yere sahiptir. Yetişmesinde rol
oynayanların başında, ilk deyişleri, duvaz-ı imamları, öğreten
annesi (Hatice Ana) gelmektedir. Aşığın hayatında dayılarının
da önemli rolleri olmuştur. Dayısı Aşık Hasan Hüseyin
Orhan'dan hem bağlama çalmasını öğrenmiş, hem de dayılarının
yanından hiç ayrılmayarak küçük yaştan itibaren cem
ayinlerinin ve Aşık Meclislerinin müdavimi olmuştur. Yeteneği
sayesinde hem dini tarikat hem de saz çalıp söylemede çok çabuk
olgunluğa erişmiştir. Diğer bir dayısı Mehmet Efendi'den
alfabeyi öğrenerek kendi gayret ve yeteneğiyle okuma yazmayı öğrenmiştir.
Seyit Meftuni'nin kişiliğinin şekillenmesinde dedelik ve aşıklık
geleneğine olan hevesi, yeteneği sayesinde dini bilgiler edinmesi,
Alevi-Bektaşi geleneklerini öğrenmesi ve erkanını yürütmesi
etkili olmuştur. Aşık, gezgincilik özelliği ile farklı kültürlerin
taşıyıcısı ve aktarıcısı olmuştur. İnsan yaşamındaki her
şey, tabiattaki canlı cansız varlıklar şiirlerine konu olmuştur.
Aşık'a göre aşık, her cefaya katlanmalı, yanıp kül olmalıdır.
Bu aşk uğruna canını bile feda etmeyi göze almalıdır. Onun gönlünde
kaynayan aşk "HAK" aşkıdır, ehlibeyt aşkıdır.
Buradan da anlaşılacağı gibi Seyit Meftuni Hak aşığıdır. Şiirlerinde
her konuyu işlemişse de, Alevi inanç doğrultusunda Tasavvuf'la bütünleşmiştir.
Aşık Meftuni 1964 yılına kadar Fuzuli, Hatayi, Yemini, Virani,
Yunus Emre, Pir Sultan Abdal, Dertli, Azmi Baba, Turabi, Kul Himmet
gibi ustaların eserlerini icra etmiştir. 1964 yılında kendi aşıklık
mahlasını (Aşık Seyit Meftuni) alarak şiirler yazmaya ve
okumaya başlamıştır. Aşık Seyit Meftuni gerek kendi yöresinde,
gerekse gittiği yerlerde devrin ünlü aşıkları ile bir araya
gelmiş, Aşık Meclislerinde, Cem Ayinlerinde ve diğer toplantılarda
bulunmuştur.
Yörede balta saz olarak bilinen, 12 ila 17 perdeden oluşan aşık
sazı, dede sazı, Aşık Meftuni'nin başlangıçtan ölümüne
kadar elinden düşürmediği yöresel halk çalgısıdır. Tezene
yerine bilek ve parmak marifetine dayanan, yörede "pençe"
diye tabir edilen çalış tekniğini, Seyit Meftuni ustaca icra
etmiştir. Seyit Meftuni yörede itibarlı bir aşık olmasının
yanında, inançlı, bilgili ve güçlü bir dede olma özelliğine
de sahiptir. Seyit Meftuni gerek saz çalma, gerek söylemedeki
farklı icrasıyla halk müziği alanında kaynak kişi olarak ayrı
önem taşır. Kendine özgü tavır ve söyleme üslubu ile gerek
Alevi-Bektaşi müziğini, gerekse yöresel müziği bir arada icra
eden ender aşıklarımızdan biridir. TRT Kurumuna yapmış olduğu
birçok bant kaydı Türk Halk Müziği repertuarına kazandırmış
olduğu deyişler, türküler, uzun havaların yanında çeşitli
firmalarca yayınlanan plakları bugünün araştırmacı ve icracılarına
önemli bir kaynak teşkil eder.
Gezgincilik özelliği yurt içi ile sınırlı kalmamış, kendi kişiliğini,
kültürünü yurt dışında da tanıtmaya çalışmış, kendi çapında
önemli ölçüde başarıya ulaşmıştır. Bunun mükafatını
manevi olarak almıştır. Seyit Meftuni'nin ruhi yapısını bize
en iyi şiirleri anlatmaktadır. Erdemli insanın nasıl olması
gerektiğini nasihatnamelerinden anlayabiliriz. Aşık Seyit Meftuni
geçirdiği bir kalp krizi sonucunda 28 Mayıs 1982 yılında
Adana'da vefat etmiş, vasiyeti üzerine Kahramanmaraş'ın Pazarcık
ilçesi Alibeyuşağı köyüne gömülmüştür. Şu anda türbe
olan mezarı yurt içi ve yurt dışından birçok kişi tarafından
ziyaret edilmektedir.
Muharrem Naci Temiz
|
Aşkın Beni Deleyledi
Melul Mahsun Duran Güzel
Aşkın Beni Deleyledi
Giyin Libasını Düzel
Aşkın Beni Deleyledi
Oturmuş Karşımda Durur
Şu Sineme Hançer Vurur
İnsaf Et Sevdiğim Nolur
Aşkın Beni Deleyledi
Seyit Meftuni De Bilmez
Her Güzele Meyil Vermez
Seni Seven Asla Ölmez
Aşkın Beni Deleyledi
Küçük Yaşta Gurbet Elde
Küçük Yaşta Gurbet Elde,
Gezer Divana Divana
Defteri Kalemi Elde,
Yazar Divana Divana
Minnet Etmem Ben Feleğe,
Aşıkım Ben Bir Meleğe
Hiç Oldum Girdim Eleğe,
Süzer Divana Divana
Feleğin Çarkı Kırılsın,
Menzil Almasın Yorulsun
İsterse Bana Darılsın,
Küser Divana Divana
Aşıkların Bağrı Dağlı,
Her Tarafı Bahçe Bağlı
Bazı Yayan Bazı Yağlı,
Geçer Divana Divana
Seyit Meftuni’nin Dili,
Ayan Olsun Dosta Hali
Taşa Deyse Aşkın Yeli,
Tozar Divana Divana
Dertli Gönül
Dertli Gönül Durmaz Söyler
Dost İsmini Yar İsmini
Demem Kimselere Beyler
Dostun İsmini İsmini
Delmeyen Bana Yanayım
Dodaklarında Kanayım
Dilden Gönülden Anayım
Dostun İsmini İsmini
Duman Duman Oldu Yolum
Der Seyit Meftuni Kulum
Desem Solar Nazlı Dilin
Dostun İsmini İsmini |
|
Dost Cemalin Benzer
Dost Cemalin Benzer Güneşe Aya
Bakamam Yüzüne Yandırır Beni
Aşığı Kül Eyler Sendeki Ziya
Gonca Güller Gibi Soldurur Beni
Beni Beni Beni, Sevdalım Beni,
Kaşların Bismillah Gözler Haramı
Vurdun Yüreğime Derdi Veramı
Bir Tabip Olup Da Gel Sar Yaramı
Bu Senin Aşkın Da Öldürür Beni
Beni Beni Beni, Sevdalım Beni,
Seyit Meftuni'yem Hayranım Sana
Acı Şu Halime Merhem Et Bana
Kara Toprak Oldu Oldu Bize Öz Ana
Sarar Sinesine Buldurur Beni
Beni Beni Beni, Sevdalım Beni
Gam Gasevet Keder
Gam Gasevet Keder Başa Toplandı
Dağıtıp Yatması Kolay Mı Dostum
Bir Ok Gibi Geldi Cana Saplandı
Çıkarıp Atması Kolaymı Dostum
Bir Yuva Kurmuştum Garip Başımda
Sürmedim Bir Devran Bunca Yaşımda
Bir Gün Kuşlar Öter Mezar Taşımda
Yardan Ayrılması Kolay Mı Dostum
Bir Taraftan Evlat Bir Yandan Ayle (Aile)
Derdim Gayet Büyük Gitmiyor Gayle
Ben Bir Mecnun Oldum Sen Bir Leyla
Çöllerde Yatması Kolay Mı Dostum
Seyit Meftuni Der Sevdim Pirimi
Sağ Yar İçin Yüzün Benim Derimi
Dükkanımda Olan Mücevherimi
Alan Yok Satması Kolay Mı Dostum
Gül Yüzlü Sevdiğim
Gel Gül Yüzlü Sevdiğim İnan Gel Bana
Severim Ben Seni Sözdür Sultanım
Gönül Bir Mecnundur Ne Deyim Sana
Bir Canım Var Versem Azdır Sultanım
Türlü Çiçeklerle Bezenmiş Bağlar
Hasret Çeken Gönül Durmadan Ağlar
Kalmadı Cesette Eridi Yağlar
Derdimi Divane Yazdır Sultanım
Seyit Meftuni'yi Böyle Üzer Mi
Aşık Olan Maşuğundan Bezer Mi
Kul Olan Sultandan Ayrı Gezer Mi
Mezarım Yan Yana Kazdır Sultanım
|